HuzurPinari
Es-Selamu Aleykum HuzurPinarina Hosgeldiniz
pesin hukum ve vebal Huzurmq8
HuzurPinari
Es-Selamu Aleykum HuzurPinarina Hosgeldiniz
pesin hukum ve vebal Huzurmq8
HuzurPinari
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

HuzurPinari

Huzur Bulacağiniz Bi Ortam HuzurPinari
 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 pesin hukum ve vebal

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
canyoldasi
Admin
Admin
canyoldasi


Mesaj Sayısı : 272
Kayıt tarihi : 01/05/11

pesin hukum ve vebal Empty
MesajKonu: pesin hukum ve vebal   pesin hukum ve vebal EmptyPaz Mayıs 15, 2011 9:19 am

pesin hukum ve vebal

Bilmediğin şeyin ardına düşme. Çünkü kulak, göz, kalp var ya, bunların hepsi konusunda sorguya çekileceksiniz. İSRA-36

İşte bu kısa cümleler akıl ve kalp için mükemmel bir yol göstermektedir. Bu yol insanlığın yeni yeni ulaşabildiği bilimsel metodu da kapsamaktadır. Kalbin dürüstlüğünü ve Allah'ın kontrolünü buna ilave etmektedir. İşte bu da İslâmı kuru akılcılık metodlarından ayıran en belirgin özelliktir!

Bir haber, bir olay ve bir hareket hakkında kesin hüküm vermeden önce ciddi bir araştırma yapılması Kur'an-ı Kerim'in çağrısı gereğidir ve İslâmın hassas metodunun gereğidir. Kalp ve akıl bu yol üzere hareket ettiğinde artık inanç dünyasında kuruntulara ve saçmalıklara meydan verilmez. Hüküm, yargı ve sosyal ilişkiler dünyasında tahmine ve şüphelere yer verilmez. Araştırma, deneyim ve bilim dünyasında yüzeysel hükümlere ve kuruntuya dayalı teorilere meydan verilmez.

Modern çağda insanların bilime kazandırmış olduğu saygınlık ve güven, Kur'an'ın kendisine bağlanılmasını istediği akli ve kalbi saygınlık ve güveninin bir parçasından başka bir şey değildir. Kur'an bu akıl ve kalbe verdiği güven ile, insanı kulağından, gözlerinden ve kalbinden kulağı, gözü ve kalbi veren Allah'a karşı sorumlu tutar.

Bu organların, duyguların aklın ve kalbin güvenidir. İnsan bu emanetten sorumludur. Organlar duygular, akıl ve kalbin tamamı ondan sorulur. Bu öyle bir emanettir ki, insan ne zaman bir söz söylese, bir olayı anlatsa bir kişi veya olay veyahut iş hakkında hüküm verse vicdanı onun dikkati ve büyüklüğü karşısında tir tir titrer.

"Bilmediğin şeyin ardına düşme."

Kesin bir şekilde bilmediğin ve sağlıklı olduğunu kesin tesbit etmediğin şeylerin ardına düşme. Bu söylenen bir söz, aktarılan bir haber, yorumlanan bir olay, sebepleri belirlenen bir realite şer'i bir hüküm veya inançla ilgili bir mesele olabilir.

Bir hadiste buyuruluyor ki:

"Zan ile hüküm vermekten sakınınız. Zira zan'da bulunmak sözlerin en yalanıdır."

Ebu Davud'un Sünen'inde yeralan bir hadiste ise,

"İnsanın en kötü bineği zannı ölçü almasıdır."

Başka bir hadiste

"Yalanların en kötüsü kişinin gözleriyle görmediğini onlara gördürmesidir."

İşte bu şekilde ayetler ve hadisler bu eksiksiz mütekamil metodu yerleştirmek üzere yoğunlaşmaktadırlar. Bu eşsiz metod aklı tek başına hükümlerini belirlemede araştırmalarını sağlamlaştırmada ölçü olarak almaz. Aklın yanında kalbin düşüncelerini, direktiflerini, duygularını ve hükümlerini de değerlendirir. Olayın bütün birimleri ve bütün sonuçları kesin biçimde ortaya çıkarılıp sağlıklı sonuca varılmasını engelleyen her türlü kuşku ve tereddüt ortadan kaldırılmadan önce dil, tekbir söz söylemez. Tekbir olay aktarmaz. Tekbir rivayet nakletmez. Akıl hiçbir konuda, hüküm vermez ve insan hiçbir işte kesin çözüme kavuşmaz.

"Bu Kur'an en doğru yola iletir."

Gerçekten de öyledir ve doğrudur. Dua ile

sorunlar vede mucadelen allah bilen ilen olunca adalet vede sulh ilen olur
Allahhi vede peygamberi örnek vede cuzum bilmiyenlerlen isin olunca bosu bosuna olur caban karanlikdir sonun


Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
pesin hukum ve vebal
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
HuzurPinari :: ^^GENEL KÜLTÜRr ^^ :: Bunları Bılıyorumusunuz-
Buraya geçin: